Dün bi arkadaşımla Cadde'deydim.
Yine çok kalabalık ve yine
fukaranın düşkünü ugg giyer yaz günü modundaydı bizim salak insanlarımız.Nası bi modadır anlamadım anlayamayacağım da.Bana göre komiklikten başka bişey değil.Allah'ını seven moda uğruna kendini millete bi taraflarıyla güldürmesin yaa...
Bi de mesele şu ki yakışanı var yakışmayanı var.Uzun boylu, sütun gibi bacakları hala bronzluğunu korumakta olan genç kızlar,sizi bi nebze affedebilirim,yakışıyo kafire.
Ama şu hem güdük hem de şişman olanlar yok mu?.?
Dün bi tane geçti öyle yanımdan aman Allah'ım!!! Fil gibi bacaklarına sırf moda diye şort ve ugg giymiş,hayatının en büyük hatasını yapmış farkında değil.
Hani insana sorarlar yaa "
Hayatınızda en çok utandığınız,yerin dibine girdiğiniz bi an var mı?" diye.Bu kendini bilmezlerin yerin dibine girdikleri an işte o an ama farkında değiller ki.Yazıkkk...Çok yazık...
Bugünki yazımın esas konusu bu değildi halbuki ama bu moda uğruna kendini rezil eden insanlara iki çift laf etmezsem olmazdı...
Gelelim şimdi dün beni sakin sessiz yemeğimi yerken bi anda dumura uğratan olaya.Efendim şimdi İstanbul'un bir çok yerinde çeşitli tabelalar ve isimler ile bir çok
Marmaris Büfe var.Yanlış anlaşılma ve karışıklık olmasın,hiç bi firmayı kazayla kötülemek istemem...Bizim gittiğimiz,Şaşkınbakkal'da Mango'nun karşı yakasında kalan ve merdivenlerle aşağı inilerek gidilen
Marmaris.Ve yine yanlış anlaşılma olmasın,firmanın
Kazasker şubesinden oldukça memnunuz.Temiz,çalışanları ilgili,insan yaklaşımları güzel vs...
Fakat her ne hikmetse bu
Şaşkın şubesinde bi gariplik var,yoğunluktan olsa gerek dicem ama söyleyeceğim şeyin yoğunluk gibi bi mazereti asla ve kata olamaz bana göre.
Cadde'nin tüm kalabalığı gibi orada da yer bulmak biraz zor fakat dün boş olan son yere gidip oturduk arkadaşımla.İlgilenen yok...Ben aldım menüyü (sanki niye alıyosam,ne yiyeceğim belli) baktım baktım,seçtim yiyeceğim şeyi,arkadaşım da seçti.Biraz daha bekledik gelen giden yok ( bu arada başka masalara servis yapıyolar) Neyse geldi bi tanesi,ne istediğimizi sordu,söyledim.Yüzüme robot gii baktı ve "
Tamam" dedi gitti.Hadi bu tavrı yoğunluktan olabilir,zaten tahminimce içinden "B*k yiyin" de demiştir...Biraz sonra elinde istediklerimizle bi eleman yanında da başka bi eleman geldiler.Elinde yiyecekler olan
xxx (getirdiği yiyeceklerin isimleri) diyo öbürü
şuraya diyo,yine elinde servisimiz olan
xxx diyo diğeri
buraya diyo ve bırakıp gidiyolar...
Arkadaşla birbirimize bakıyoruz,
alla alla diğeri yeni heralde öbürü de ona işi öğretiyo galiba filan diyoruz...Neyse ben zıkkımlanıyorum,son lokmamı ağzıma atıyoken yan masadakiler kalkıp gidiyolar ve elemanın biri geliyo,şu bildiğimiz
menü kartonetiyle(
!) masadaki bütün kırıntıları yere sıyırıp masayı temizliyo...
Ben elimde son lokma öylece kalakalıyorum (!)
Şimdi soruyorum size,bu normal bi davranış mı???
Bağdat Caddesi gibi bi yerde,üstelik tüm masaların dolu olduğu bi yerde menü kartonetiyle masa temizlenir mi?Bu ciddiyetsiz tavrı geçtim bu işin bi de günahı var,sen yemek kırıntılarını nası kaldırıp günde 100lerce ayağın bastığı yere atarsın ya?Senin annen evde masanızı topladıktan sonra kırıntıları yere mı sıyırıyo be gerizekalı?Cadde'ye dükkan açmayı bilmişsiniz de yok mu bi masa silme beziniz yaa?
3.sınıf lokantalarda bile masa bezle silinir.
Dün arkadaşa da dedim,"ben bu olayı yazmazsam çatlarım" diye.
Keşke sorsaydım "Pardon ama siz ne yaptınız?" diye.Ama yaşadığım şoktan çıkamadım ki,öle bi 10-15 saniye kitlendim kaldım.Üstelik karnım da doymamıştı bi tane daha söylemeyi düşünüyodum ki,o davranışı gördükten sonra sinirlerim bozuldu hesabı isteyip kalktık.
Şimdi burdan sesleniyorum
büfe sahiplerine :
Şaşkınbakkal şubenize adam gibi çalışanlar alın,ekmek kırıntısının yere atılmayacağını bilmeyen adamı yemek sektöründe çalıştırma gibi bi gaflette bulunmayın.
Hiç eleman bulamıyosanız,orda çalıştırdıklarınızı Kazasker şubenize eğitime yollayın,müşteri kaltıktan sonra masa nası silinir,dükkan nası temiz tutulur,müşteriye nası güler yüzle davranılır biraz öğrensinler.